2 Ağustos 2016 Salı

Yedilerin Efsanesi-Üç Kapı -KORHAN CANKUR

Bazı kitap okumaya başlayınca etkiler sizi bazısı da daha elinize geçmeden etkisine alır.İşte bugün bahsedeceğim kitap da öyle.Baskıya girdi haberinden sonra elime geçene kadar nasıl bekledim anlatamam.Neden mi...Çünkü bu kitap çok sevdiğim canım Sebi'nin eşinin ilk kitabı.
Bizi en az onlar kadar sevindiren heyecanlandıran ve okuduktan sonra da fazlasıyla gururlandıran bir kitap Yediler'in Efsanesi.

Fantastik türünü sevenlerin bayılacağı ve eminim ayrımına varacağı ustalıkta bir kurgusu olan ,alışılagelmiş ve tekrarlanan hikayelerden uzak bir kitap Yediler'in Efsanesi.Her sayfası soluk soluğa okunacak, macera ve sihir dolu bir dünyanın kapılarını aralayan , fantastik hikayeler ile ilgili tabuları yıkan enfes bir roman .

Konusunu aynen arka kapaktaki gibi geçirmeyi sevmesem de bu büyüyü kendi cümlelerim ile bozmak istemiyorum.O yüzden aynen aktarıyorum...

Firavun Büyücüleri'nin Musa Peygamber karşısındaki hezimetini kendileri için fırsat gören bir kavim,büyülerin yerini alarak nüfuz kazanmak üzere kadim büyü ilimlerinin peşine düşmüştür.Nihayet amaçlarına ulaşırlar ve yazıtlarda Baal diye anılan kişinin önderliğinde,Yahuda Kralı Josafat döneminde ortaya çıkarak doğaüstü büyü güçleri ile insanlığa korku salarlar.Kral Josafat bu grubu yakalatır,ancak ortadan kaldırmak yerine bir mağaraya kapattırır.Yaptıklarından vazgeçmeleri ve kendisine itaat etmeleri için düşünme süresi tanır.Süre sona erince mağaraya girer,ancak mağarada büyücüleri bulamaz.Doğabilecek tehlikenin ne denli büyük olduğunun farkına varan Josafat ,eski yazıtlarda dört tam ve üç yarımdan tam olarak bahsedilen yedi kişilik bir elçi grubunu büyücülerin peşinden göndererek yüzeye çıkmalarına ikna etmek için görevlendirir.Ancak yedi kişiden geriye dönen olmaz.Kral Josafat mağaranın taş kapısını içeridekilerin üzerine mühürler ve yüzüğünü bu mührün anahtarı yaparak koruması için El -Taba soyuna emanet eder.Lanet gereğince mühürlenen mağara kapısını ve kendisinden sonra yapılması muhtemel diğer kapıları El - Taba mensuplarından başka kimse açamayacaktır.Dünya,içinde saklanan kötülüklerden habersiz uzun bir bekleyişe geçmiştir.

***
Olayın üzerinden  asırlar geçer.Kral Josafat döneminden bugüne varlığını sürdürmeyi ve Birleşmiş Milletler bünyesinde işlevi gizli bir teşkilat haline gelmeyi başarmış Koruyucu Kavim,teşkilatın birinci adamı Darius Bratt'in önderliğinde varoluş amacını sorgulamaya başlamıştır.

Yeterince heyecan uyandıran bir özet bence.Dahasını yazmak hem zor gerçekten hem de dediğim gibi bu gizemi büyüyü bozacak gibi geliyor bana.Her sayfası sürprizlerle dolu, maceradan maceraya koşan itiraf edeyim bir ara maceranın ta kendisi olduğum çözümler aradığım bir serüven oldu benim için.

Ne yazsam bu kurguyu yazan hayal gücünün karşısında boş kalacak eminim ama emeğine,kalemine sağlık Sevgili Korhan Cankur ,yolun açık  okurun bol olsun.
Hayal gücü kuvvetli insanlara hep hayran olmuşumdur ama bir de hayalindeki bu serüveni böyle ustaca bir kurguyla kağıda dökmek çok daha takdir edilesi biliyorum.Hayalin kalemin hiç susmasın ve bu ilk kitabın daha nice hikayelerin habercisi olsun.Bize de hep maceralarına ortak olmak,başarınla mutlu olmak düşsün.


Ve son söz yine sevgili arkadaşım Sebi'ye.
Seni tanımak ve senin sayende yeni bir kalemle tanışmak ne güzel bir anı oldu bana.
Heyecanın, gururun sonsuz biliyorum ve ne kadar olsa az bile diyorum.
Sevginiz,mutluluğunuz ve hayaliniz bol olsun Sebicim.
Çok çok tebrik eder kocaman öperim.
Sevgiler...

2 yorum:

  1. Bahar kitapla ilgili öyle güzel cümleler kurmuşsun ki, ancak bu kadar olur. Eline, ayırdığın zamana, emeğine sağlık arkadaşım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sebicim inan insan nasıl yazacağını,kelimelere dökeceğini bilmiyor o müthiş emek karşısında.Ne demek benim için zevkti hem okumak hem paylaşmak.

      Sil